DANIŞMANLARIMIZA ULAŞIN

WHATSAPP'TAN ULAŞIN

TELEFON İLE ULAŞIN

E-MAIL İLE ULAŞIN

Sistem Mühendisliği

Sistem Mühendisliği Nedir?

Disiplinler arası yaklaşımlar listesinde gözlemlenmesi mümkün olan sistem mühendisliği ile, hakkındaki sorularla günümüz dünyasında oldukça sık karşılaşılmaya başlanmıştır. Söz konusu sorulardan en öne çıkanı, sistem mühendisliğinin ne olduğudur. Sistem mühendisliği, karmaşık yapıya sahip olan sistemlerin veya söz konusu sistemleri oluşturan bileşenler olan alt sistemlerin; tasarımı, üretimi ve bakımını birçok kısıtları da hesaba katarak gerçekleştirme amacı taşıyan, bir mühendislik dalı olarak bilinmektedir. Önceliği kusursuz ve fonksiyonel bir bütünleşme olan söz konusu mühendisliğin kökleri, II. Dünya Savaşı’na dayanmaktadır. Sistem mühendisliği, II. Dünya Savaşı’ndaki makine mühendisliği zirvesinin ardından oluşan Soğuk Savaş esnasında uzay yarışlarıyla ilişkili savunma teknolojileri (balistik füzeler vs.), bilgi teknolojileri, uzay mühendisliği alanlarında standart yaklaşım olarak gözler önüne çıkmıştır. Günümüzde ise birçok etkenin (sosyolojik, biyolojik, politik, endüstriyel) bileşkesi olarak gözlemlenen sistem mühendisliği, karmaşık sistemlerin anlaşılır kılınması açısından oldukça önemli bir konuma sahip olmaktadır.

Sistem Nedir?

Birçok farklı biçimlerde tanımlanan sistem kavramı, birbirleriyle etkileşim içerisinde olan bağlı birimlerden oluşan, genel bir plan çerçevesi içerisinde bulunan ve belirli bir amaca yönelik olan bir bütün olarak tanımlanmaktadır. Soyut veya somut bir biçimde kişi ya da kurumların karşısına çıkan ve cisim ya da varlıkların bileşkesi olan sistem, dizge adıyla da bilinmektedir. Bilimsel kavram olarak ilk kez kullanımının tarihi Eski Yunancaya dayanan sistem kavramının sahip olduğu söz konusu çeşitli anlamlar birbirleriyle bağlantılı ve benzer haldedirler. Bahsi geçen bağlantılı çeşitli anlamlar bütünün öne çıkan bir diğer etkeni ise sahip olduğu özelliklerdir. Söz konusu özellikler aşağıda belirtilmiş ve açıklanmışlardır.
• Sistemler iç bileşenleri olarak alt birimlerden oluşmaktadırlar.
• Hedeflenen amaca yönelik yapıda olmaktadır.
• Faaliyet alanlarının belirli olması nedeniyle sistemler sınırlı yapıdadırlar.
• Döngü oluşturan anlamlı bir yapıya sahip olmaktadır.
• Aynı zamanda hem dengeli hem de dinamik bir durumda bulunmaktadır.
• Söz konusu birimler daima uyumlu bir biçimde çalışmaktadırlar.

Yukarıda belirtilen özelliklerden hareketle kapsamı hakkında bilgi edinilen sistem kavramını daha iyi kavrayabilmek adına örneklendirmelere başvurmak gerekmektedir. Sistemler kendilerini günlük yaşantıda 2 tür altında göstermektedirler. Söz konusu türler; Doğal Sistemler (Biyolojik, ekolojik, fizyolojik sistemler) ve Yapay Sistemlerdir (Mekanik, yönetim, siyasal, sosyal, ekonomik sistemlerdir). Bu iki tür arasındaki fark adlarından da anlaşılacağı üzere: Doğal Sistemlerin insanlar tarafından tasarlanmamış olması ve Yapay Sistemlerin insanlar tarafından tasarlanmış olmasıdır. Yapılan örneklendirmeler sonucunda, sistemlerin kendilerini birçok farklı alanda önemli bir konuma sahip oldukları gözlemlenmektedir.

Sistem Mühendisi Ne İş Yapar ve Görevleri Nelerdir?

Birçok farklı alanlarda faaliyet gösteren sistem mühendisliğinin söz konusu kapsamı sonucunda bahsi geçen mesleğin görevleri de geniş bir çerçevede incelenmektedir. Teknik, politik, çevresel, finansal, sosyolojik, endüstriyel ve biyolojik sistemlerin araştırma süreçleri ile ilgilenen sistem mühendisi, hizmet ettikleri kurum ya da kuruluşların söz konusu araştırma çalışmalarını maliyet ve zaman sınırlarını hesaba katarak yürütmektedirler. Alt yapıları belirli bir amaç doğrultusunda incelemekte olan sistem mühendisinin görevleri sadece bununla sınırlı kalmamaktadır.

Peki, sistem mühendislerinin sahip oldukları söz konusu görevler nelerdir?
• Hizmetlerini sundukları kurum ya da kuruluşların sahip oldukları talepler ile aynı doğrultuda sistemler tasarlamak.
• Halihazırda kullanımı sağlanmış sistemleri denetleyerek optimizasyon ve geliştirme çalışmaları ortaya koymak.
• Kurum ya da kuruluşlar adına yeni sistemler tasarlamak ve daima güncel olabilmek için teknolojik gelişmelerin takibini sağlamak.
• Kurum ya da kuruluşlara potansiyel yarar sağlayabilecek sistemler için analizler ve araştırmalar yürütmek.
• Kurum ya da kuruluşların sahip oldukları diğer sistemlerle oluşturulan sistemin uyumunun kontrolünü sağlamak.
• Oluşturulan sistemlerin birbirleri arasındaki uyumun çalışıp çalışmadığını kontrol etmek.
• Tasarlanan sistemlerin beraberinde getirdiği maliyet ve zaman harcamasının hesabını yapmak.
• Sistem oluşumunun hangi amaca hizmet ettiğini belirlemek.

Yukarıda belirtilen sistem mühendislerinin görevlerinin gözlemlenmesi sonucunda sistem mühendislerinin görevlerinin oldukça kapsamlı ve geniş bir çerçevede incelendiği görülmüştür. Günümüz dünyasında bir kurum ya da kuruluşun varlığına büyük bir katkı sağlayan sistemleri tasarlayan söz konusu kişiler, ticari yaşantının aranan yüzlerinden biri haline gelmektedirler. Bu nedenle sistem mühendisliği kavramı, kilit bir nokta olarak görülmektedir.

Sistem Mühendisliği Süreçleri Nasıl İşler?

Sistem mühendisliğinin süreçlerini açıklamadan önce sistem mühendisliği nedir ve hangi süreçleri oluşturan ilkeler nelerdir öğrenmek yerinde olacaktır. Disiplinler arası bir yaklaşıma sahip olan sistem mühendisliği, bütçe dostu bir biçimde kalarak mümkün olabilecek en verimli sistemleri tasarlama amacıyla ilerlemektedir. Söz konusu amaca ulaşmak adına birçok süreçten yararlanan sistem mühendisliğinin faydalandığı bu süreçler aşağıda belirtilmekte ve açıklanmaktadırlar.

Çözüm oluşturulmadan önce sorun tanımlanmalıdır
• Sorunun öncelikli olarak tanımlanması ile çeşitli çözüm fikirleri ortaya çıkabilmekte ve söz konusu fikirlerden en etkili olduğu düşünüleni uygulamaya geçirilmektedir. Böylece en etkili çözüme en az zaman harcamasıyla erişim sağlanmaktadır.

İlgili taraflar sürecin başından itibaren göz önünde bulundurulmalıdır
• Kullanıcılar, müşteriler, teknik personeller ve ilgili diğer tarafları göz önünde bulundurmak istenilen çözümün başarı oranlarını ciddi derecede artırmaktadır. Bu durumun nedeni ise geri dönüş ve bildirimlerin karar mekanizmasında önemli bir konuma sahip olmalarıdır.

Sistem küçük parçalara ayrılmalıdır
• Sürecin anahtar ilkelerinden olan küçük parçalara ayırma ilkesi sayesinde ayrılan parçaların gelişimi ve optimizasyonu kolaylaşmaktadır. Böylece gelişimi kolaylaşan parçalar birleştiğinde işleyişi etkili bir sistem oluşması sağlanmaktadır.

İzlenilebilirlik daima sağlanmalıdır
• Sistem mühendisliğinin sahip olduğu sürecin son adımı olan izlenilebilirlik sayesinde süreç boyunca yapılan işlemler hakkında bilgi edinilebilmekte ve yapılan hataların tespiti kolaylaşmaktadır.

Süreci oluşturan söz konusu ilkeler sayesinde sistematikliğini gözler önüne seren sistem mühendisliği, kurum ya da kuruluşlara pratik çözümler getirmekte ve maksimum verim sağlamaktadır.

Sistem Mühendisi Nasıl Olunur?

Kurum ya da kuruluşlara sağladığı kritik faydalarla kendini öne çıkaran sistem mühendisliği, günümüzde birçok kişinin icra etmek istediği bir meslek haline gelmiştir. Bu durumda ise gözler söz konusu mesleğin gereksinimlere dönmektedir. Bahsi geçen gereksinimler aşağıda açıklığa kavuşturulmaktadırlar.

Sistem mühendisi olmak isteyen kişilerin üniversitelerin mühendislik fakültelerinin ilgili bölümlerinden mezun olmaları gerekmektedir. Söz konusu ilgili bölümler; Mimarlık, Endüstri, Mühendislik ve Sistem Mühendisliği şeklindedirler. 4 yıl eğitim süresine sahip olan bahsi geçen bölümlerden mezun olan kişiler sistem mühendisi olmaya hak kazanmaktadırlar.

Sistem Mühendisliği Teknik Yönetim Süreçleri Nerelerdir?

Teknik yönetim süreçleri nedir sorusuna gelmeden önce sistem mühendisliği yönetimi nedir bilmekte fayda bulunmaktadır. Sistem mühendisliği yönetimi, hedefi sınırlı bütçe ile maksimum verime ulaşmak olan içerisinde teknik süreçler gibi çeşitli unsurlar barındırmakta olan mühendislik dalının yönetim biçimidir. Peki, söz konusu teknik yönetim süreçleri nelerdir?
• Teknik Planlama
• Gereksinim Yönetimi
• Karar Analizi
• Arayüz Yönetimi
• Teknik Değerlendirme
• Konfigürasyon Yönetimi
• Risk Yönetimi
• Teknik Veri Yönetimi

Yukarıda belirtilmekte olan yönetim süreçleri, ihtiyaç tespitinden işletme ve bakıma kadar uzanan bir çerçevede kendilerini göstermektedirler. Bu nedenle, kurum veya kuruluşlar sistem mühendisliği mesleğine büyük bir saygıyla yaklaşırken aynı zamanda söz konusu mesleği icra eden kişileri bünyelerine katmayı istemektedirler. Dolayısıyla içerisinde teknik yönetimi gibi birçok süreçleri barındıran sistem mühendisliğinin kritik bir konuma sahip olduğu açık bir şekilde gözlemlenebilmektedir.

İlginizi Çekebilecek Diğer Makalelerimiz

Marka Stratejisi

Makaleyi Okumak İçin Tıklayınız

NSF Belgesi

Makaleyi Okumak İçin Tıklayınız

İş Güvenliği Sertifikası

Makaleyi Okumak İçin Tıklayınız

Yatırım Fonları Nedir?

Makaleyi Okumak İçin Tıklayınız